Eğitim Sitesi

İhanet Şiiri

İhanet

Yürek bir başka bu gece

Kırdı saflığın duvarlarını

Gecenin zifiri karanlığında

Utançlar aydınlattı varlığını

Utanıyor kendinden

Utanıyor ihanetinden



Çarpıyor yine deli deli

Ha gitti ha gidecek gibi

Sanki gizlenecek yer bulabilecek gibi

Gözler yalancı yürek yalancı

El yabancı ten yabancı ben yabancı

Yalancıdan yar olmak gibi



Dokunuşa korkup titreyen beden

Eriyip yok olup gidecek gibi

Gözyaşları oluk oluk akarken yüreğine

Ten bir başka bende ben bir başka tende



İhanetin en temizinden en büyüğünden

Kendine ihanet inadına ihanet

Yalanlarına inanmak en yalanından



Susmak binlerce kelimeyi boğazına düğümleyip

Yüreğini susturmak en suskunundan

Haykırışlar en sessizinden

Direnmek en dirençsizinden

Başkaldırmak en boğun eğmişinden

Kendini zincire vurmak en narininden



Esiri olmak ihanetin yalanın en tutuklusundan

En ihanetinin en yalanının en çaresizinden

Barışmak yaşamak en mücadelesizinden

Kabullenmek katlanmak en kabulsüzünden

Bitmek bitirmek en tükenmişinden





Elif Kaya

Elif KAYA Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Elif KAYA Şiirleri:

Bebeğim

Koynumda kucak dolusu huzursun

Öpmeye kıyamam korkarım incinirsin

Öyle hoş öyle tarifsiz bir kokun var ki

Sanki cennet bağımın gülü gibisin

Kar ayazında açmış kardelenimsin

Kar bebeğim



Nefesinle nefes alıyorum

Biraz hüzünlenirsen daralıyorum

Tarifi yok ölçüsü yok sevginin

Sen canımdan öte canımın içisin

İyi ki varsın canım

Can bebeğim



Yazımın bereketi baharımın çiçeğisin

Gülüm dalında öten minicik bülbülüsün

Kırlarımda uçan kelebeğim

Kırılgan nazik ve hüzünlüsün

Masumiyetin saflığın duruluğun en büyüğüsün

İyi ki varsın aşkım

Aşk böceğim



Bir tebessümün dünyaya bedel

Gülünce yüzünde gülücükler açar

Şenlenir gönlüm kanatlanır uçar

İyi ki varsın bir tanem gülüm

Gül bebeğim



Sen ne gül ne baharsın

Öyle olursan bir gün solarsın

Sen cennet bağımın sonsuz gülü

Benim ömrüm yüreğim

Sonsuz mutluluğumsun

Mutlu ol bebeğim



Korkarak attığın ilk adımın

Yarım yamalak söylediğin ilk kelimen

O istediğin ilk oyuncağın

İlk okuduğun hecen

O ne olduğunu bilmediğin ilk aşkın

Tarifsiz heyecanlar mutluluklardı

Mutluluk bebeğim



Allahtan dilerim ki

O gülen yüzün hiç solmasın

Masumiyetin hiç bozulmasın

Duruluğun hiç bulanmasın

Hiç bir kem göz bakmasın sana

Hayat hep gülsün

Gülsün sana gül bebeğim



Elif kaya


Elif KAYA

Töre

Küçücük bir kız vardı mavi iri gözlü

Evin gözbebeği

Yıllar geçti kocaman gelinlik kız oldu tam onbeşinde

Büyükler karar verdi anlaşıldı altmışında dedeyle

Hayır olmaz dedi kim dinlerdi ki onu

O da kaçıverdi öylesine yirmisinde delikanlıya

Büyükler söz verdi namus temizlenecekti

Yoksa ne derlerdi konu komşuya

Nasıl bakarlardı elalemin yüzüne

Bir candan daha değerli değillerdi ama

Namus vardı ya ortada

Aradılar buldular haber saldılar töreden

İnanmadı biliyordu da inanamadı

Nasıl kıyarlardı ki gözbebeklerine

Kardeşi geldi yanına elinde kocaman bir hediye

Aslında şaşırmadı da inanamadı

Hadi gezelim biraz bahçede kiraz toplayalım dedi

Hayır demedi olacakları bile bile

Kardeşi oracıkta verdi hediyeyi

Yirmibir bıçak darbesi tam can evine

Yalvardı bebeğime vurma kıyma ona

Korumaya çalıştı olabildiğince

İki ay sonra bir kızı olacaktı

Kim dinlerdi ki onu töre namus varken

Bir köy yasta kuşlar ağaçlar yasta

Kirazlar kan ağladı bu acımasızlığa

Haber saldılar babaya namus temizlendi töre kazandı

Yürekten midir bilinmez ama

Kime ne ki can benim töre benim namus benim

Lanetler olsun böyle töreye böyle namusa


Elif KAYA

Baş Kanım

Köyümüz köydü hocası hacısı muhtarıyla

İnsanları insandı atası ötesiyle

Vicdanları huzurları soruları cevapları vardı

Ha deyince el ele

Okul cami yol sokak yapardı

Dağ taş yıkardı imeceyle

Öğretmenleri kıymetliydi çünkü öğretmendiler

İmamı imandı onun da yeri vardı

İlim irfan gerek der yarına bakardı

Bir gün bir başım olsun dedi

Tuttu üstüne bir de oy verdi kırılası eliyle

Sandılar başları göğe ererdi

Bir de baktılar eyvah iş işten geçti



Kabirde ataları üst üste yatıyor

Tek sorun önce ölen altta kalıyor

Yetmiş yıl önce okulları öğretmenleri vardı

Başkanla yerinde yeller esiyor

Biri ev yapar o gelir yıkar

Hastayı sevmez özürlüyü garibanı hoşlanmaz

Yanılıp şaşıpta bir el uzatmaz

Korkma dokun ısırmazlar başkanım



Okulu yıktı yerine

Nikah yaptı onbeşinde çocuklara

Sayende çocuklar ana baba oldu başkanım

Dağdan derelere sular akardı

Kar tadında zemzem tadında

Onu da millete sattı başkanım

İçtikleri suyu da kursaklarına tıktı başkanım

Bir de hizmet yaptı döşedi boru

Rezil etti dünya aleme köyü

Arada iki de işçi gitti

Kargalar gördükçe gülüyor başkanım



Başkanım geldi geleli hesap yapıyor

Bir tarlayı atıp beş tarlayı tutuyor

Ne var ne yok hamuduyla yutuyor

Yatağında çok da rahat yatıyor

Göbek de bu yüzden oldu başkanım



Oy zamanı geldi kapı geziyor

İsteyene elbise isteyene makine veriyor

Bazen de bayağı ağırdan gidiyor

Nasılsa enayiler yutuyor

Sen bildiğini oku başkanım



Beklediler beklediler beklerken beklediklerini unuttular

Bu işler unutturmakla olmaz başkanım

Bu işler aşırmakla araklamakla olmaz başkanım

Can diye güvendiğin bir nefes

Bir bu dünya sonra da ahiret var başkanım



Elif Kaya


Elif KAYA

İhanet Şiiri