İhanet
Yürek bir başka bu gece
Kırdı saflığın duvarlarını
Gecenin zifiri karanlığında
Utançlar aydınlattı varlığını
Utanıyor kendinden
Utanıyor ihanetinden
Çarpıyor yine deli deli
Ha gitti ha gidecek gibi
Sanki gizlenecek yer bulabilecek gibi
Gözler yalancı yürek yalancı
El yabancı ten yabancı ben yabancı
Yalancıdan yar olmak gibi
Dokunuşa korkup titreyen beden
Eriyip yok olup gidecek gibi
Gözyaşları oluk oluk akarken yüreğine
Ten bir başka bende ben bir başka tende
İhanetin en temizinden en büyüğünden
Kendine ihanet inadına ihanet
Yalanlarına inanmak en yalanından
Susmak binlerce kelimeyi boğazına düğümleyip
Yüreğini susturmak en suskunundan
Haykırışlar en sessizinden
Direnmek en dirençsizinden
Başkaldırmak en boğun eğmişinden
Kendini zincire vurmak en narininden
Esiri olmak ihanetin yalanın en tutuklusundan
En ihanetinin en yalanının en çaresizinden
Barışmak yaşamak en mücadelesizinden
Kabullenmek katlanmak en kabulsüzünden
Bitmek bitirmek en tükenmişinden
Elif Kaya
Elif KAYA Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Kırgınım Kadere
Tercih hakkım yoktu getirdiler dünyaya
Bir anam oldu bir de babam mecburiyetten
Anlaşamıyorlarmış şiddetle geçinememezlikten
Her gün bir fırtına bir boran ortalık tozla duman
O fırtına tozlar arasında ben çaresizlikten
Bir o köşeye bir bu köşeye savrulmaktan
Neyi anlaşamamışlar neyi paylaşamamışlar
Anlamış da değildim ama çığlık çığlığa bir ortam
Derler ya kaderde ne varsa o yaşanırmış
Bu yüzden kırgınım kadere kaderde bunlar varmış
Bir gün yine şiddetli bir fırtına
Savurdu beni öylesine uzaklarda bir yere
Bir de baktım yeni bir hayat fırtınalar arasında
Olsun dedim her yer iyidir feryat figanlı cehennemden
O savaş meydanından o işkence evlerinden
Meğer hiç bir şey değişmemiş eskisinden
Oyunlar oynamış oyuna gelmiş nedeni ben
Doğru yol bulamamış şaşırmış nedeni ben
Her şeyi kırmış dökmüş dağıtmış nedeni ben
Adam gibi adam olamamış nedeni ben
Velhasıl her şeyin sorumlusu günahlısı ben
Benim ki de aslında kaderden
Bu yüzden kadere kırgınım
Elif KAYA
Felek Ne İstedin Benden
Yüzüne gülüp ardına kuyu mu kazdım
Yolunu kesip kuyruğuna mı bastım
Yel olup da kolun dalın mı kırdım
Dururken yurdundan yuvandan mı ettim
Allahın verdiği canına mı kast ettim
Felek ne istedin benden suçum ne benim
Elini uzattın da kolunu mu aldım
Yolunda budak olup gözüne mi battım
Döndüm de bir kez kem gözle mi baktım
Kor olup düştüm de yüreğin mi yaktım
Felek ne istedin benden suçum ne benim
Çekemem bak seni öyle yüklenme bana
Bırak ölem dedim ölümü de çok gördün
O zaman bir gün gülem dedim güldürmedin
Ya suçum söyle ya seni sevem dedim
Yoksa bırak bu diyarları terk edem dedim
Felek ne istedin benden suçum ne benim
Bir yuva kurdum baykuş tünettin damına
Kara bulutları taç yaptın daim başıma
Dağlar dayanmaz oldu bak bu ahıma
Ben tükendim ah felek artık son safha
Felek ne istedin benden suçum ne benim
Gamı tasayı yoldaş ettin bana
Hüznü yalnızlığı ölümüne gardaş ettin bana
Dayanacak ne sabır ne yürek kaldı bende
Geçmişimi geleceğimi talan ettin felek
Nedir bu zalimliğin ne bu zulmün ahın
Felek ne istedin benden suçum ne benim
Kader suçum ne benim söylesene bana
Elif Kaya
Elif KAYA
Tohumcuk
Bir yerlerde saçılmış bir avuç toprakla tohumcuk
Toprak susuz tohum susuz ümitsiz
Ne yok oldular ayaklar altında
Ne can buldular karanlık kuytu köşelerde
Susuzluğa bulunmuşluğa inat
Direndiler yıllarca yeşerme arzusuyla
Bir gün bir yağmurla fırtına
Karıştırdı tohumu toprağa
Islandılar bir damlada
Toprağa tutundu tohum
Ağırdan ağırdan gizlice
Yeşerdi kendince için için
Filizlendi oracıkta
Kök saldı boylandı
Yapraklandı çiçeklendi zamanla
Kuru bir tohum kuru bir toprakta
Can oldu bir damlacık can suyuyla
Hayat oldu yaşam oldu
Bir avuç toprak bir tohumcuk bir damla can suyu
Ümidin bittiği yerden yeni bir ömür oldu
Elif KAYA