sulo kardeşim bu şiirin üzerine daha bir şey söylemeye gerek yok. Aleme ibret olsun insanlar okusun da ders alsın daha ne diyeyim.......sevgiler 2006-02-22
İnsafsız
Haber geldi yârenden, yâr elinden
Bir daha buralara gelmez, gelemezmiş.
Bir parça göndermiş güllü mendilden,
Artık gözyaşı silmez, silemezmiş
Ele güne çıkmaz, çıkamazmış.
Demiş ki :“Görsün Mecnun’u, Kerem’i
Tatsın hele bir kanseri, veremi,
Ferhat bile bulamamışken Şirin’i..”
Tabipler toplanıp gelse yanıma,
Yardan gayrı ilaç bulamaz yarama.
Mecnun çölde çaresiz, Ferhat dağda,
Leyla kumda gizli, Şirin hülyada.
Onun gibi insafsız yok dünyada
Elimde gül beklerim gündüz gece,
Yâri anlamak zor, sanki bilmece.
Seyhani söyler sözü, vurur saza,
Yâr hâlâ kendini neden çeker naza,
Pişman olmak için lâzım mı kaza,
İsmini okur kalbim hece hece,
Elimde gül beklerim gündüz gece
Âşık SEYHANÎ Şiirleri
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Âşık SEYHANÎ Şiirleri:
Zamanının kaçındasın, neyin başındasın?
Hayâllerin mi, gerçeğin mi telaşındasın?
Umarım ki fark edilmeyenin farkındasın,
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Hayatımıza iki meçhul bağ örülür,
Biri yanlışa sürükler, biri doğruya götürür.
Hangi yoldan gidilirse gidilsin, görülür:
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Umduğun aşa, ummadığın başa gelince,
Akıl başa gelip akla karayı seçince,
Anandan emdiğin süt burnundan gelince,
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
İnsan evladı kendini tanır, hakkı tanır,
Haksızlıkta, zulümlerde kendinden utanır,
Her damla gözyaşında, kanda sonuca varır:
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Seyhanî söyler, ister kulak as, ister asma,
Güzeli görmezsen bile güzele kin kusma!
Aslını bil, doğruyu bul, yanlışlara susma!
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Kaçınılmaz misafir kapına vurduğunda,
Bülbül susmağa, karga ötmeğe durduğunda,
Eller dizlere, kazma toprağa vurduğunda,
Bil ki: saat durur, zaman durur, ömür biter!
Âşık SEYHANÎ
Bakışlar sabit, bir şeyler aramakta
Elem, sevinç, ümit, yeis var orada
Kaşlar çatık, dudaklar gergindir arasıra
Bütün bunların sebebi sensin be hayâl
Fakir zengin olur seninle
Köylü ağa olur, tesbih elinde
Memur ise amir yerinde
Hayata neşe katan sensin be hayâl
Kızlara gelinlik giydirirsin,
Bekârları hemen evlendirirsin,
Aşığı maşuğuna kavuşturuverirsin
Sen olmazsan nasıl yaşarız be hayâl
Önümde güzel bir âlem kurulu
Orada herkes güleç, hertkes mutlu
Hayatını yaşa, düşünme sonu
Hayata neşe katan sensin be hayâl
Seninle ben hep mutlu oldum,
Sende hep iyiyi güzeli buldum,
Ne kadar kötülük olsa hayra yordum,
Sen olmazsan nasıl yaşarız be hayâl
Beni hiçbir zaman yalnız bırakmadın,
Çoğunlukla da namazda niyazda yakaladın,
Aşkı getirip aklı seyahate çıkardın,
Sen benim başıma bela mısın be hayâl
Tahayyül ederken onun hayâlini âlemi hayâlde,
Devamlı sevda ateşi yanıyor güzel gözlerinde,
Dudaklarına koyduğum sıcak bir buse bile
Senin sayende oldu sağol be hayâl.
Seyhânî artık bırakacak hayâli
Çünkü hayâl ediyor gerçek hâli,
Gerçek hayat onun için oldu tâli
Gerçek hayâl oldu, hayâl gerçek olsun,
Hayâl gerçek olsun, dua et be hayâl!
Âşık SEYHANÎ
Sekiz ay oldu sıladan ayrılalı
Kalbim yaralıdır, gözlerim yaşlı,
Yolum açık ama bahtım karalı.
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Engin deryalar gibi gözlerine
Kapıldım girdaba, daldım özüne,
Çırpındıkça hablar taştı yüzüne
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Ebri nisanla yıkanmış leblerin,
Arasından parlıyor incilerin,
Öpem leblerine değen ellerin.
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Sen yürüsün altında inler toprak,
Nasıl çatlamış, bak ne kadar kurak
Ahımdır sebep suyunu alarak.
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Bu zilletlere sensin yine illet
Bak gözlerime de sevgimi seyret,
Ne haldeyim, dinle kalbimi, fikret
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Allar seni açar karalar beni,
Eller sana güler karalar beni,
Beni sana bağlar, teninin beni.
Kaşların yay, kirpiklerin ok olmuş
Bağrımı deler de yaralar beni.
Âşık SEYHANÎ