Eğitim Sitesi

Deyişme Ll (Nasip) Şiiri

Deyişme Ll (Nasip)

Dedim:

Bir vâsi kalp işte, dünden tekleme

Kötü bir şey yazmam, sakın bekleme

Söze başka başka mana yükleme

Arsızlar içinden gelmekte nasip



Dedi:

Kalbin mi tekliyor, böbrek mi çürük?

Mide mi gaz yapar, ciğer mi körük?

Dizin mi dermansız, dilin mi yürük?

Nefesin daralır gülmekte nasip.



Dedim:

Kalbin teklemesi sözün gelişi

Söyledim ki olsun yüzün gülüşü

Benim ki sıradan çingene işi

Sözün esrarını bilmekte nasip.



Dedi:

Yaradan dert belâ vermesin başa

Beni ihmal etme, ömrünce yaşa

Artıyı eksiyi tutarsan taşa

Yumruları tek tek dilmekte nasip.



Dedim:

Çok veren elleri aza çıkarmaz

Kafamda pişirir boza çıkarmaz

Allah bu niyetle yaza çıkarmaz

Aksi niyet ise çelmekte nasip.



Dedi:

Yaza çıkar ise, şayet yolumuz

Hasret giderecek sağ ve solumuz

Sarılırsa özlem ile kolumuz

Dizinin dibinde ölmekte nasip.



Dedim:

Artıyı eksiyi hesap eylesem

Zarara uğrarım kârdayım desem

Sen kızarsın senin gibi söylesem

O zaman sızıyı silmekte nasip



Dedi:

Çok veren gönülden, tutmalı ölçü

İstemem arada olmasın elçi

Kırıksa niyetler, bağlıysa alçı

Bir sana bir bana bölmekte nasip.



Dedim:

Hayıflan, naza çek, yan yana yana

“Fırsatı ganimet” demem ki sana

Aksini söylesem gülersin bana

Çölde kırbaları delmekte nasip.



Dedi:

Delinsin kırbalar sızsın suyunu

Felek murat etsin bozsun oyunu

Gayri terk eder mi huylu huyunu

İkiyi bir edip ilmekte nasip.



Not: Bu bir ortak çalışmadır.



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri:

Yıldızlama

Yarda seyrek sakal, yerde karınca

Derlemiş, denk etmiş azın azını

Tavukta hasretlik göğe varınca

Örselemiş keloğlanın kazını



Saksağana akıl verir kel karga

Saksofon methiye düzerken orga

Ayak basmayınca beyler. Kadırga

Ot bürümüş, ıtır örtmüş yüzünü



Kedi palazlanmış haram süt ile

Çakal yoldaş olmuş uyuz it ile

Kavgası var pirelerin bit ile

Kene var ki unutturmuş izini



Göle dadanınca ördek kaçığı

Karabataklarda döşün pöçüğü

Dikten dalar boynuzlunun küçüğü

Manda çalar aygır atın sazını



Cılız oğlak karıştırmış yuvayı

Akbabalar mesken tutmuş ovayı

Bu sene gömüye girmemiş ayı.

Tilki tutmaz olmuş han’ın sözünü



Semaya yükselir tül ince ince

Örümcek mahirce ağı örünce

Şivan düşer akreplere görünce

Yanılır, iğneler kendi dizini.



İtler ürer, keyfi olur kurtların

Yola çıksa ardı gelir dertlerin

Nefesi kesilir iki cırtların.

Üzerinde yırtar kaputbezini



Göğü kuzgunların göçü bürümüş

İzan sarp, yol yalın, yaya yürümüş

Harami kurtların içi çürümüş

Unutmuşlar haysiyetin yazını



Kartallar kargaya ömrünü sormuş

“Bu akıl işidir” cevabı almış

Altta köstebeği görünce dalmış

Kargaya vakfetmiş yürek közünü.



Martılar hamsiye hücum edende

Uykulu ayılar homurdar inde

Derler ki; “siper al, bir yere sin de.

Bir hamlede çıkar çaylak gözünü”



Kuyruğuna girmiş sivrisinekler

Bir tekmede sütü döker inekler

Bağımıza bağban olmuş dönekler

Yellozlar da çeker olmuş nazını



Çöplüğün arkası olunca yokuş

Çınarın dibine tuz döker baykuş

Haramzadeler ki, haremi alkış

Duyar hayat bulur, yazar tezini



Tazılar beğenmez körpe etini

Çullukçular arka tutar çetini!

Denilmedi daha sözün bütünü

İşte, söz yitirmiş sözün özünü



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Diyemem

Kendime atlastan bir dünya ördüm

Tül sarayda mutlu oldum diyemem

Atılan taşları yaralı gördüm

Taşın esrarını bildim diyemem



Dosta selâm saldım, olmaz oralı

Boynum bükük kaldı, ciğer yaralı

Felek sillesini vurdu vuralı

Hakikate nazar kıldım diyemem



Gözündeki yara gördü yâr beni

Sitemliydi, yara sürdü yar beni

Bir vefasız yâra verdi yâr beni

Sahrada Leyla’yı buldum diyemem



Dünyanın kaç kulaç boyuyla eni

Gaye idrak etmek bu serüveni

Gecenin zülfünde gündüz güveni

Ben bendeki pası sildim diyemem



Dünyanın ahvali kor beni derde

“Her hale tahammül göster” der birde

Yaşamanın yalan olduğu yerde

Kırk boşaldım, iki doldum diyemem.



Zülfikar Yapar Kaleli












Zülfikar Yapar KALELİ

Yalnızlar Kıyısında

Sen korkalar korkağı, hak hukuktan korkarsın.

Erdemler bataklıkta (!) beziyorsun ey vah ey!

Dalkavuk rağbetinde kovukta kalan karsın.

Peş peşe karıncalar diziyorsun ey vah ey!



Ölümün gözüne dik bakmaya çalışıyor

Hayallerin körkütük, hürlüğe alışıyor

Özgürlük meydanında özürler buluşuyor

Yalnızlık kıyısında geziyorsun ey vah ey!



Güneş menzile varmaz, ayı karartmaz bakın

Hasrete gidenlerin eline verin çıkın

Boğazına ay takın, alnına yıldız çakın

Ölümünün resmini çiziyorsun ey vah ey!



Bu arkadaşlık, dostluk, çileye tezgâh açtı

Ne bir mal satabildi, ne hayal kuşu uçtu

Geride dört kuzucuk, kendi uçmağa göçtü

Elli dört yıla zehir eziyorsun ey vah ey!



Erdem: Yiğitlik ve doğruluk niteliklerinin genel adı



Zülfikar Yapar Kaleli

Zülfikar Yapar KALELİ

Deyişme Ll (Nasip) Şiiri