Eğitim Sitesi

atıcı kelimesinin mecaz anlamı

redatıcı kelimesinin mecaz anlamı:
Gerçek olmayan şeyleri gerçekmiş gibi anlatan, uyduran kişi, uydurukçu, yalancı.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

kafes kelimesinin mecaz anlamı Hapishane.

dengesi bozulmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Tanınan ve bilinen ölçülerin dışına çıkmak. 2. Tutum ve davranışlarında tutarlılık olmamak. 3. Aralarında ilişki bulunan şeyler arasındaki uyum bozulmak.

mahşer kelimesinin mecaz anlamı Büyük kalabalık.

yol kelimesinin mecaz anlamı Araç, çare.

tutuk kelimesinin mecaz anlamı Durgun, çekingen.

köle kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir şeye aşırı derecede bağlı olan kimse.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

şahlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek. 2. Parlamak, ışıldamak.

ölçmek kelimesinin mecaz anlamı Aşırı olmamasına özen göstermek.

zırıltı kelimesinin mecaz anlamı Anlaşmazlıktan çıkan kavga, geçimsizlik.

çıyan kelimesinin mecaz anlamı Hain.

ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.

tor kelimesinin mecaz anlamı Görgüsüz, acemi, toy.

anafor kelimesinin mecaz anlamı Karmakarışık gidiş, sürükleniş.

bahar kelimesinin mecaz anlamı 1. Gençlik dönemi. 2. Yeşillik, yenilebilen otlar. 3. Bir şeyin, bir işin başlangıcı.

çulsuz kelimesinin mecaz anlamı Varlıksız, parasız.

soğumak kelimesinin mecaz anlamı Birine karşı olan sevgisi veya bir şey için duyduğu istek, coşku kalmamak.

koparmak kelimesinin mecaz anlamı Güçlükle elde etmek.

alamet kelimesinin mecaz anlamı Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne.

apışmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yığılıp, yorulup başladığı işi bitirememek. 2. Ne yapacağını kestirememek, bilememek, bocalamak, şaşırıp kalmak, şaşırmak.

çırpmak kelimesinin mecaz anlamı Çalmak, hırsızlık etmek.

bacaksız kelimesinin mecaz anlamı 1. Bacakları kısa olan, kısa boylu, bodur. 2. Yaramaz.

hâlleşmek kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyle yakından ilgilenmek.

müthiş kelimesinin mecaz anlamı Aşırı, şaşılacak.

kıvranmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Acı çekmek, üzülmek. 2. Bir şeye çok ihtiyaç duymak.

Mecaz Kelimeler Sözlüğünde 1470 Kayıt Bulundu.