sağlamak ile ilgili deyimler

Kolaylık sağlamak
Kolaylık sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-10 02:34:11

Zorluk çıkarmadan bir işi yapabilme yolu, olanağı göstermek.
"Fiyat konusunda kolaylık sağlarsanız, çok memnun oluruz."
"Borcumuzu ödemek istiyoruz, ama bankalar kolaylık sağlamıyor."
"Belediye memurları tüm vatandaşlarımıza kolaylık sağlamaktadır."
"Sizinle çalışmamız için biraz kolaylık sağlamanızı bekliyoruz."

Katkı sağlamak
Katkı sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-29 18:15:10

Bir şeyin oluşmasına, gelişmesine veya gerçekleşmesine emek, bilgi, para vb. ile yardım etmek.
"Hastane yapımında katkı sağlamış değerli bir insandır."
"Bu günlere gelmemize katkı sağladın, senin hakkını ödeyemem."
"dersimiz.com eğitim öğretime katkı sağlamak için kuruldu."

İmkân sağlamak
İmkân sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-05-21 12:30:08

Bir iş için uygun, elverişli durum meydana getirmek.
"Okumak isteyen kızlara imkân sağlanmalı."
"Sana böyle bir imkân sağlamak için elimden geleni yapacağım."

Fayda sağlamak
Fayda sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-05-23 04:32:52

Etkisi olmak, işe yaramak, yararlı olmak.
"Eve yalıtım yaptırdık, çok fayda sağladı."
"Babamın nasihatleri de fayda sağlamadı."

Otorite sağlamak
Otorite sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-14 04:35:04

Yetki kurmak veya yetki sahibi olmak.
"Öğretmen, sınıfta kısa sürede otorite sağlamıştı."
"Siyasal anlamda belli bir otorite sağlamak kolay değil."
"Gençlerden oluşan bir topluluğa otorite sağlamak zordur."

Olanak sağlamak
Olanak sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-13 20:39:13

Bir işin olmasına elverişli ortamı hazırlamak.
"Tüm kız çocuklarının eğitim alabilmelerine olanak sağlamak lazım."
"İnsanların spor yapmaları için uygun ortam ve olanak sağlamak gerekir."
"Yeteneğini göstermen için sana olanak sağlıyoruz."

Avantaj sağlamak
Avantaj sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2024-03-15 03:29:02

Avantajlı duruma geçmek.
"İlk maçı kazanarak avantaj sağladılar."
"Koşuda avantaj sağlamak için özel ayakkabı getirmiş."
"Sınava erken başlayarak avantaj sağladı."

Görüş birliği sağlamak
Görüş birliği sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-28 03:20:23

Aynı görüş ve düşüncede birleşmek.
"Bazı konularda, görüş birliği sağlamış olduk."
"Sizinle görüş birliği sağlamadan, hareket etmek istemedik."

Zamana uyum sağlamak
Zamana uyum sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-04-26 01:56:38

Zamanın şartlarına uymak.
"Zaman sana uymazsa, sen zamana uyum sağla."
"Zamana uyum sağlamayan şirketler ayakta kalamaz."

Geçimini sağlamak
Geçimini sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-25 01:58:26

Yaşamak için gerekli olanı elde etmek.
"Geçimini sağlamak için hemen her yola başvurdu."
"Bu ailenin geçimini sağlayan kim?"
"Ailesinin geçimini sağlamak için, yurt dışına gitmek zorunda kalmıştı."

Uyum sağlamak
Uyum sağlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-04-25 05:23:17

Ortama uymak.
"Yeni okuluna uyum sağlamakta zorlanmadı."
"Kızınız sınıfa uyum sağlayamıyor."