Berbat eylemek
Berbat eylemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-05-04 22:57:59
1. Kötü duruma getirmek.
"Yağmur bahçeyi berbat eyledi."
2. Bozmak.
"Tüm planlarımızı berbat eyledin."
Eski hayratı da berbat etmek
Eski hayratı da berbat etmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-14 15:35:33
Bir işi daha iyi bir duruma sokmaya çalışırken büsbütün bozmak.
"Bu eserin tadilatında da, eski hayratı da berbat etmişler."
"Eski hayratı da berbat etmeden bu işi beceremiyorlar."
Berbat olmak
Berbat olmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-05-04 22:55:38
1. Kötü duruma gelmek.
"Bu ödev gerçekten berbat oldu."
2. Kirlenmek.
"Yeni gömleğim berbat oldu."
3. Bozulmak.
"Ekonomi berbat olmuş, halk sıkıntıda."
Berbat etmek
Berbat etmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-05-04 22:57:05
1. Kötü duruma getirmek.
"Yağmur bahçeyi berbat etti."
2. Bozmak.
"Tüm planlarımızı berbat ettin."
Bir çuval inciri berbat etmek
Bir çuval inciri berbat etmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-14 15:30:53
İyi olan, yolunda giden bir durumu yanlış davranışlarla bozmak, olumsuz bir gidişe sokmak.
"Eline çekici alır almaz çiviye vurdu, çivi tahtayı yarıp geçti, bir çuval inciri berbat ettiğini o zaman anladı."
"Sana güvenmiştim, bir çuval inciri berbat etmeni beklemiyordum."
"Arabayı dikkatli kullan, yoksa bir çuval inciri berbat etmek üzeresin."
