İnce kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İnce kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Duygulu, Kibar, Nazik, Edepli, Narin, Nüktedan, Yufka, Zarif, Zayıf

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yorgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denk

Yerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan

Haberdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberli, Muttali

Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal

Genelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler

Bühtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftira, Karacılık

Kömekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamak

Vuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe, Tempo

Ombudsman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Denetçisi

Sinagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havra

Dâhil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmak

Tehlikesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Korkusuz

Midye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balıkkulağı

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Çorak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul

Mülevves kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Kirli, Pis

Tesadüf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak

Asalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı

Vakur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu

Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen

Tamim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme

Endişesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygısız

Düzenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen Vermek

Doludizgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla

Terbiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci

Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit

Tanıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost

Harap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun

Söve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve

Takva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahtan Sakınma, Züht

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü