Üst kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Üst kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fevk, Arka, Beden, Giyecek, Giysi, Öte, Vücut, Yan, Yüzey, Mafevk, Artan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tahribat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yıkımlar

Çeper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Zar, Cidar

Zayiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler

Nesep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Asıl, Kök

Yakalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak

Çay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz

Moren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlaşma

Hami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet

Hicran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılma, Ayrılık Acısı

Nişasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ket

İl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Ülke, Vilayet, Yurt, Şehir, Valilik

Zarar Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Kötülük Etmek

Mahdum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat

Ademiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk

Flavta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Flüt

Ressam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedizci

Dayanırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet

El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem

Kabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olası, Benzer, Cins, Gibi, Mümkün, Olabilir, Tür, Türlü, Olanaklı

Basık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak

Prodüktörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcılık, Üreticilik

Sökel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Malul, Güçsüz

Genelleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim

Vahşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel

Yeminli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlı

Yüze Gülücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr

Kabotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik

Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil

Kesene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme, Mukavele; Abone

Mitos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü