Prodüktörlük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Prodüktörlük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yapımcılık, Üreticilik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Cicozlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Uzaklaşmak

Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon

Güreşçi Köprüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köprü

Nezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adak

Kayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı

Başmakale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı

Kasıtlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteyerek, Bilerek

Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama

Terbiye Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek

Firari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak

Sentez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim

Tıraş Bıçağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jilet

Türemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek

Kindik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göbek

İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı

Manivela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç

Edip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Edepli, Terbiyeli, Çelebi

Piyasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalık, Pazar, Çarşı Fiyatı

Mürtefi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek

Ajur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antika

Tertemiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Temiz, Arı sili, Pirüpak, Pırıl Pırıl

Hitabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma

Öğretim Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı, Müfredat Programı

Tutuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç

Gözyaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaş

Seyahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk

Zayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz

Efe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek

Usa Vurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme

Senlibenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samimi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü