Zikretmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zikretmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Anmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gayret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak

Çökertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçürmek

Kontrol Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek, Ölçmek

Tıpkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri

Derebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba

Sâri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici

Dinlenme Kampı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamp

Tifüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma

Başkomutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ

Bigünah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız

Tasgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçültme

Sevimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antipatik, İtici

Erişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail

Sömürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar

Müstacel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele

Lüle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım, Namlu

Zatlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zevat

Hayalperest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci

Muaşeret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görgü

Sınırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak

Beher kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Her Bir

Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay

Kulumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek

Karşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Karşı, Zıt, Kontrast

Esenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selamlamak, Veda Etmek

Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz

Muvakkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen

Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal

Zımba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Delik, Delgi

Sonlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitimli, Fani

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü