Görmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Görmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sövüşçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz

Büluğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Baliğ Olmak

Alayişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli

Delalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtlık, Kılavuzluk, Aracılık , İşaret, İz, Vasıtacılık

Çalışmalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcraat

Barışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazar, Müsalemet, Hazari

Orun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp

Belli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh

Manca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek

Obur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğazlı

Natura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğa

Karamsar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist

Vadetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Vermek

Ezinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azap

Şerefsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Alçak

Basitçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay

Başeser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Şaheser

Ahiret Yolculuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara

Sınırlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak

İstinkâf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak

Muvazenesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesiz

Bani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan

Ehil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Erbap, Eş, Sahip, Sanatkâr, Topluluk, Usta, Üstat, Uzman

Mihver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil, Eksen, Önemli

Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler

Romantik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun

Dayanışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt

Rahatsız Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak

Ağır Küre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barisfer

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü