İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ağıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu
Kâhı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Marul
Daraltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak
Yağlı İp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Duş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
Ne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hangi, Nasıl, Ne, Neden
Çıngar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
Sırılsıklam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Adamakıllı, Çok Islak, Sırsıklam
Laboratuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneylik
Yellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak
Dürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Çeyiz, Hediye
Teşekkül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak
Yönder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
Eli Uz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta
Evlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
Tenezzül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Battal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşe Yaramaz, Kullanılmaz, Alışılandan Büyük
Uzun Kulaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
Vesvesesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkilsiz, Kuruntusuz
Daha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
Lamba Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz
Tutar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak
Peyzaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
Yardakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbir, Hempa
Saklayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
Değirmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.