Vukufsuzluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vukufsuzluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilgisizlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh

kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene

Halen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde

Burun Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye

Bezginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç

Telfin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takoz

Etli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Kalın

Asılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı

Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak

İster kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, İcap, Lüzum

Vazetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak

Garanti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teminat, Güvence

Gerçekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realist

İğrendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis

Özgülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Hassa

Hoyrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı

Rayiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder

Oğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız

Terhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme

Deklerasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri

Silecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paspas

Müzminlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik

Ele Salma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğfal

Seğrimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seğirmek

Sohbet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak

Kabarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak

Üçüncül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi

Göçürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil

Afsun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Sihir, Efsun, Füsun, Bağı

Krizantem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasımpatı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü