Söz Konusu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Söz Konusu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sözü Edilen, Üzerinde Konuşulan, Bahis Konusu, Bahis Mevzusu, Mevzubahis

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Pay

Muvasala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım

Kimsesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz

Avam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk

İtaatkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teslimiyet

Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen

İftar Vakti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftar

Cerahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara

Oylaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür

Kıyı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenar, Sahil, Kumsal, Kırak, Yaka

Mantıki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantıklı

Yanıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehiv, Yanlışlık

Başarısızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyetsizlik

Şehadet Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı

Oturak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Ördek, Taban, Yerleşik, Lazımlık, Mütekait, İskemle

İçsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru

Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem

Hakikatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız

İstinat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma

Tamircilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmanlık

Vasıtacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu

Keşfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Açımlamak

Husumet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasımlık, Adavet, Düşmanlık

Muafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz

Püre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezme

Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek

Kesiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Süreli

Eyalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşra, Vilayet

İrfan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Kültür, Bilik, Anlama

Çelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü