Muafiyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muafiyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağışıklık, İmtiyaz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Titremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Zangırdamak

Gözetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret

Tat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lezzet, Zevk, Çeşni, Haz, Dilsiz

Yetirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tamamlamak

Karamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek

Geçinememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak

Fakülte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medrese

Espressivo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İçten

İteklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtelemek

Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli

Pompa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişireç

Çoklukla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle

Güpür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumaş

Derslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf, Dershane

Güzergâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak, Geçek, Gidiş Yolu, Yol Üstü, Yol Boyu, Geçek

İleti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj

Boğanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağanak

Kızgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Hırslı, Sert

Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri

Tutukevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane

Sanayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Uran

Vasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı

Hakikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Doğru, Esas, Gerçek, Gerçekten

İnanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kani

Sıyrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Çıkmak, Kurtulmak

Üstünkörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Gelişigüzel, Sathi, Yalandan, Yarım Yamalak, Yüngül

Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay

Kör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü

Akse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriz

Ebeveyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Baba, Ata Ana, Valideyn

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü