Self Servis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Self Servis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Seçal

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hatalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış

Müşabih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer

Akıbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuç

Futa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal

Piyes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Temaşa

Kadağan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menetmek, Yasaklamak

Külah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kalpak, Oyun, Papak

Trajedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı

Bütün Bütüne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla

Tahrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme

Rezidans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut

Koyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucak

Tehevvür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Öfkelenmek

Kuvvetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük

Kıyamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet

Tavlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak

Mısır Yasemini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasemin

Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik

Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem

Sömestr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl

Sayfalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizanpaj

Mübadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş

Bıçkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külhanbeyi, Çapkın, Kabadayı, Deneyimli, Korkusuz, Gözü Pek, Yürekli, Cesur

Diktafon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünalga

İzoterm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşısı Eğrisi, Eş Sıcak

Kuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf

Nadide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur

Meşhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Tanınmış, Ünlü, Bilinen, Angın, Herkesçe Bilinen

Tekdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Paylama

Ilıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Çermik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü