Diktafon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Diktafon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ünalga

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Geçenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Koridor

Görüşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet, Konuşma, Musahabe, Mülakat, Müzakere, Temas, Ziyaret

Temelleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs

Barış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak

Esenleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selam

Misafirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukluk

Borcu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak

Gerçekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Tutmak, Tahakkuk Etmek

Kumanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komuta

Bahtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli

Pervasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüretli, Korkusuz, Çekinmez, Sakınmaz

İstila Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Kaplamak, Sarmak

Varsayımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farazi

İmtihan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak

Ruhbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Psikoloji, Tinbilim

Çalgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Sakat

Yararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu

Tatil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama

Sapıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak

Göçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek, Devretmek, Göçürmek

Ilımlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal

Çöğdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşemek

Done kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veri

Görüntülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekran

Abır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Haya, Haysiyet, Hürmet, Kadir Kıymet, Kıyafet, Şeref, Üst Baş

Görmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben

Dâhil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmak

Beğenilmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, İtici

Nezaretçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci

Töz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü