Restore Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Restore Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Onarmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Durmadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız

Münasebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk

Alakalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek

Gönül Belası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert

Büyükelçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir

Hasbihal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi, Sohbet

İdman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış

Feodalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik Sistemi

Şahitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık

Çekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet

Evlilik Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimeşru

Müşkülpesent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz

İlişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek

Sismolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilimci

Atılganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret

Eşkâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık

Uyuşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Uyuntu, Pısırık, Sünepe, Süst, Tembel, Uyuşmuş, Gevşek

İbiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço

Hızar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı, Biçki

Vasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara

Liberal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü, Erkinci

Muhkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk

Başbakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvekil, Başnazır

İngin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin, Nezle, Münhat, Duma

Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz

Paşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak

Ruhsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cansız, Güçsüz, Miskin

Öngün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arife

Dağdağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş

İşlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü