Pudra kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Pudra kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kirşan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Arşiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgelik

Ay Ağılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hale

İçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, Göre, Hakkında, Karşı, Özgü

Besi Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare

Artağanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket

Deveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme

Sade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz

Çobanyastığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papatya

Hassas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli

Müsamahakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü, Merhametli, Yumuşak

İstisnai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Ayrık

Celâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık

Ulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek

Müsterih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sakit, İçi Rahat, Erinçli

April kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nisan

Sorun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum

Koruyucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hami, Kalkan, Muhafız, Vaki

Nükûl Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Kayıtmak, Vazgeçmek

Namevcut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok

Emin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak

Esas Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa

Dökülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Düşmek, Hasta Olmak, Kaplamak, Ulaşmak

Mukayyet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak

Hasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz

Besili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Semirtilmiş

Çiğindirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk

Kurumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur

Künç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe

Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit

Husye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torba

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü