Celâl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Celâl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Uyruklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyruktan Olan

Nefes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk

İbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emzik, Kenar, Köşe, Uç

Supleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek

Beş On kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz

Tırmıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak

İnhitat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek

İhtişamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli

Etkili Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak

Fren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç

Farklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz

Suspus Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek

Mekkare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük Hayvanı

Yargıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakem

Alengir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak

Başka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair

Döl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet

Fanatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Aşırı Düşkün, Tutkuyla Bağlı

Bağlaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik

Kabine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu

Uzaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Iraklık, Açıklık, Mesafe

Şuuraltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçaltı, Tahteşşuur

Sorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Problemli

Döşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatak

Mücadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma

Bakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili

Despot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Müstebit, Tiran

Türev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müştak

Geçmişte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden

Büyücek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü