İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kıraat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuma
Olabilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün
Kısıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
Çoğalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
Yelkovan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akrep
Bekleyivermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
Basınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Efsunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçülük
Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
Mukayese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
Kırıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, İşve
Güzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde
Defansif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
Savmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırmak, Defetmek, Kovmak, Savuşturmak, Atlamak, Geçirmek, Geçmek
First Lady kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım
Ahşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
Gök Kubbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök
Koku Alma Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun
Küf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Bulanıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
Müzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
Kepez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağ
Girişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Teşebbüs
Dönüşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
Yâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Dost, Tanıdık, Yardımcı
Şerait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullar, Şartlar, Vasat
Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
Daltaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
İnkılâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.