Gelişigüzel kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gelişigüzel kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rastgele, Özensiz, Yarım Yamalak, Sudan, Gönülsüz, Üstünkörü, İtinasız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Cerh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaralamak

Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle

Sekreterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık

Madde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Unsur, Özdek, Öğe, Husus, Öz, Şey, Nesne

Soymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Garet Etmek, Vurmak, Yüzmek

Dernek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı

Tefrika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazı Dizisi, Bölün

Fiyakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cakalı

Ecnebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar

Teklif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerge, Öneri, Önerme, Salma, Yükleme

Halis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün

Barlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velut

Göreceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafi, Nispi

Tüketim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak

Yeter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Yetişir, Yeterli, Bes

Alacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matlup

Değnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sopa, Çomak, Cop, Çubuk, Matrak

Talebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci, İrdemen

Kusur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman

Dominant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen

Tatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavan

Sükkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümen

Yaptırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide

Yılgınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek

Sıkıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak

Otarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek

Zuhur Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme

Aferist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavereci, Çıkarcı

Hol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sofa

Cansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü