Cerh Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cerh Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yaralamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Angaje Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak

Yatır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Türbe, Dede

Tebliğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Çıkış, Maruza, Bildirme, Eriştirme, Değirme

Karasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berri

Aforizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeyiş

Tekrarlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer

Aşikârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh

Toprak Sahası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsa

Savsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Sermek

Hicviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergilik

Mevzuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konular, Yasalar

Amortisör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz

İltimas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka Çıkma, Kayırma, Ayrıcalık Tanıma, Himayecilik, Kohumbazlık

Tahdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırma, Sınırlama, Çevreleme, Buçlama, Belli Etme, Belirleme

Toplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon

Hadisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız

Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader

Burmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek

Meşhut Suç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü

Ateşkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakışma, Mütareke

Portakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Turunç

İlmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlmek

Sinirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz

Taksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt

Bölen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksumunaleyh

Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak

Hasta Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi

İyi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek

İnhidam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme

Kilo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilogram, Geli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü