Dipnot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dipnot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Haşiye, Esletme

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kavramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak

Günahsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Masum

Kozmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel, Acunsal

Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak

Partal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan

Nasılsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette

Bölük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Kısım, Hane, Hizip, Kısım

Print kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı

Kısaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Kısa

Suples kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik

Ruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tin, Duygu, Emanet, Esans, Öz, İlke, Canlılık, Espri

Savuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Geçiştirmek, Savmak, Atlatmak

İltica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak

Hazne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine

Görünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür

Sunturlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli

Ekleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlave, İlhak

Vardırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek

Konservatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu

Geçirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil

Tekebbürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı

Çavlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Şelale

Obsesyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takınç

Toplanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu

Belirtme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasrih, Tayin

Erköyünleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak

Hasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türemek

Çarpışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak

İntizar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek

Ekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü