Dinlemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dinlemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Karıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak

Avratbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Hovarda, Zampara

Meyyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü

Görümce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baldız

Keşmekeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık

Ayran Budalası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Sersem

Velevki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velev

Sarsıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Titreme, Travma, Titreyiş

Köylü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli

Karşılaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas

Acele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik

Meşveret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışım

Ondüle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)

Arazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Saha, Yer, Yeryüzü Parçası, Yerey, Toprak

İrrasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usdışı

Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek

Çıkar Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare

Boylu Boslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı

Sıçanotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik

Acılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik

Şavk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık

Eğlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek

Kültürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni

İğrendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis

Tutkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın

Sınıflama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif

Hakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız

Rest Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydan Okumak, Son Sözü Söylemek

Bed kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf

Mükemmel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, İdeal, Harika, Kâmil, Komple, Şahane, Tam, Kusursuz, Yetkin

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü