Sıçanotu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sıçanotu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arsenik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sömürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemleke, Koloni

Kahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme

Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz

Şekersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sade

Kamplaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek

Asitane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul

Aktarma Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak

Evren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek

Ayakla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan

Kolye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık

Ödünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödün

Çirkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş

Palet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl

Konsantre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun, Derişik

Provoke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak

Sevatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi

Dayak Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslamak

Yaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Güvenmek

Beyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek

İtidalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı

Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene

Takviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme

Güvenilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir

Dağ Bayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır

Oyuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk

Kavun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemiş

Kabilinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gibi

Kadife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel

Bol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul

Sakınımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü