İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhatap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
Ufalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Muhkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
Sancımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
Yersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
Teşmil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayma
Taammüden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
Ortak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hissedar, Kuma, Müşterek, İştirakçi, Şerik
Ceza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
Kreş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuva, Çocuk Yuvası
Nebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
Teskin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırma, Dindirme
Eşkıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şâki, Harami, Kuldur, Haydut, Kır Hırsızı
Aslansütü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
Ahiret Yolculuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
Niteliksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Düz, Kepaze
Entegre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleşik, Bütünleşik
Dikizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek
Yüzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıh, Üst, Üzeri, Yüz
Kargaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi, Fitne, Şuriş, Kalabalık, Mahşer
Parantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç
Yarımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
Sınırlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
Marifet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet, Ustalık, Bilgi, Bilim, Hüner, Yetenek, Kabiliyet
Manzara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
Eklenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
Şahadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık, Şahitlik, Şehitlik, Kutsal Ölüm
Arabozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
Pısırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.