Hicviye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hicviye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yergilik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sorumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek

İntibak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama

Debdebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam

Kokoroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısır

Cüsseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, İri Yapılı, İri Gövdeli

Safiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Levha

Çekidüzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntizam, Nizam, Düzenlilik, Özen, İtina

Ege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli

Bağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük

Redakte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelti

Kovcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz

Modern kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Muasır, Çağcıl, Uygar, Asri

İntihar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölünç

Edebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyata İlişkin, Yazınsal, Betiksel

Dürüst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Doğru, Usturuplu, Hatasız, Yanlışsız, Özü Sözü Bir

Antagonizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezat

Darülaceze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi

Duyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas

Tatbiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı

Bırakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, İmtiyaz

Minnetdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran

Kasti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten

Yaklaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak

İyi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak

Münakaşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak

Tatminkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun

Rahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik

Mirasçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vâris, Kalıtçı

Terbiyeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimli, Görgülü, Edepli

Tavır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü