Cenkleşmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cenkleşmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekişmek, Savaşmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sayım Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik

Kanunvericilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

Dâhice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökelice

Figan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnlemek

Sürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli

Şanından Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşmak

Taksim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüştürme, Bölme

Bilumum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu

Bezekler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat

Uzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek

Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar

Koltuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye

Sis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu

Sorgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstintak

Geri Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak

Amiyane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Değersiz, Bayağı, Sıradan

Tutuklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf

Sümük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik

Olanaksızlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmkânsızlaştırmak

Bağboğan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt

Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak

Yaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabancı, Issız Kır, Issız, Yabani, Issız Yer, El

Karılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak

Kesiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Süreli

Paykamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Bilmek, Düşünmek, Hissetmek, Sezmek, Ukmak

Gagayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Martı

Münteşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın

Eritmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek

Kelle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa, Kafatası, Tane, Başak

Ayrıcalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü