İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yönetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür, Direktör, Rejisör
Şığımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pike Yapmak
Seci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesir Kafiyesi, İç Uyak
Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak
Şansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
Rekabet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmak
Pranga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Kandal, Zincir
Deveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
Paydos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Kâffesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Geri Çekilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
Ufacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Minicik, Küçücük
Ferdiyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bireyci
Ana Yurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Vatan
Garanti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teminat, Güvence
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Kere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez, Sefer, Yol
Tüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
Karasinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
Irganmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
Kötülemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kesmek, Pislemek, Yamanlamak
Rölyef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabartma
Borç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
Angaje Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
Takoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kama
Müziklendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
Ödem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Yarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
Âmâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli, Kör
Ulam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nitelik, Zümre, Grup, Kategori
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.