Abra kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Abra kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Denge, Yük

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Biçimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî

Aksiseda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı

Mavimtırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mavimsi

Kısılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takabbuz

Muztarip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acışmalı

Güzergâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak, Geçek, Gidiş Yolu, Yol Üstü, Yol Boyu, Geçek

Derinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten

Kırılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan

Yola Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak

Cındır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra

Varakpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name

Dakikasında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Kıssa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz

Serian kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Güzelhatunçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nergis Zambağı

Bütünlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak

Hepten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla

Bilakis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok

Şizoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk

Mucit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcı, Buluşçu, Bulman

Matlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak

El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem

Putrel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirişlik, Bağlama

Yasama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanunvericilik, Teşri

Filiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, Töz

Fosforlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Parlak

Kayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek

Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek

İnanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümin

Uygunsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü