İstinkâf Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İstinkâf Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekinmek, Sakınmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Eşsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz

Ar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanma, Utanç

Tapalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlı

Keyif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik

Ortak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hissedar, Kuma, Müşterek, İştirakçi, Şerik

Şekva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak

Mugalata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıltmaca

Bakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili

Garp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi

Yiyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat

Taşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haya

Mahşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa

Orak Ayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz

Medet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmdat, Yardım

Suikast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç

Dalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera

Ök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana; Göğüs; Akıl

Laptop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü

Yermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek

Silkelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Etkilemek, Sarsmak

Özensizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsizlik, İtinasızlık

Alakadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgili

Kir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirk, Leke, Pasak, Pislik, Şaibe

Fırtınalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık

Zarafetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif

Nihai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal

Çehre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık

Bırakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak

Muhbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden

Refah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü