İstinat Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İstinat Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayanmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ukubet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza

Mezra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek

İlmiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimcilik

Seçmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müntehip, Saylavcı, Seçici

Semahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömertlik, İyilikseverlik

Tarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş

Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek

Bad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgâr

Eşraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler

Tekerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlamak

Şehriyâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah

Sakınımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli

Kantitatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niceleyici

Selfie kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görçek, Özçekim, Özçekmiş

Cihanşümul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel

Uyuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak

Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek

Kurbağa Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç

Top Mermisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle

Mesafelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık

Süzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak

Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel

Plato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla

Öküzgözü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arnika

Mera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak

Darbelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak

Tek Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekpare

Kutup Yıldızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir Kazık

Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca

Onurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakur

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü