Mineralojik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mineralojik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bileşikbilimsel

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İştiyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Göresime, Özleme

Adilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık

Yapılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul

Yıkılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı

Gramatikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgi

Velinimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı

Böhtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat

Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük

Savak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak

Fetha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstün

Kontak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz

Spekülatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgucu, Vurguncu

Gebermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Zeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı

Katetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek

Titremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Zangırdamak

Üretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma

Aldatıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel

Bidayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç

Lehtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş

Kasavet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak

Yalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan

Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek

Palas Pandıras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telesik, Çarçabuk

Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor

Hidrosfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suyuvar, Suküre, Su Yuvarı

Kohumbazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimas

Kalıtsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genetik, İrsi

Ketum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek

Maktu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik, Kesin

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü