İstimzaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İstimzaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yoklama

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta

Tantana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Parıltı, Tezahürat, Tören

Hiddet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek

Metanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık

Tekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Rahat, Sakin; Soylu

İdare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek

Yetiştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici

Sebebiyet Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak

Direktif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat

İhya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme

Beddua kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Lanet, İlenç

Koşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz

Kaygılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı

First Lady kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım

Mütekasil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç

Jurnal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Habercilik, Kötüleme, İhbar Yazısı, Giziletim

Ümera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar

Aklıselim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağduyu

Sarılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak

Vuruşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak, Savaşmak, Dövüşmek

Haczetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek

Kararlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen

Dâhili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç

Eğlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek

Hayat Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Neşeli

Sergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı

Kriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım

Sürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk

Eleştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi

Şayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğer

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü