Oturduğu yerde hafif ve kısa süreli uyuma.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
büyümek kelimesinin mecaz anlamı Artmak, güçlenmek, şiddeti artmak.
dirilmek kelimesinin mecaz anlamı Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek.
fersah kelimesinin mecaz anlamı Çok uzun mesafe, uzaklık.
çektirmek kelimesinin mecaz anlamı Birinin sıkıntı çekmesine yol açmak.
tadı damağında kalmak kelimesinin mecaz anlamı Hoşa giden, zevk alınan bir şeyi unutamamak.
bilmece çözmek kelimesinin mecaz anlamı Zor bir işi başarmak.
hınzırlık kelimesinin mecaz anlamı Kötü huyluluk.
gütmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir düşünceyi bir duyguyu veya bir ilkeyi gerçekleştirmeye çalışmak. Kin gütmek. 2. Bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek sürmek.
tutsak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeye ya da kimseye çok bağlı.
alev kelimesinin mecaz anlamı Aşk ateşi.
kara elmas kelimesinin mecaz anlamı Maden kömürü.
ekmek kelimesinin mecaz anlamı 1. İnsanı geçindirecek iş, kazanç. 2. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak.
ayar kelimesinin mecaz anlamı Değer, derece.
zincir kelimesinin mecaz anlamı Art arda sıralanmış şeyler.
uyanık kelimesinin mecaz anlamı 1. Açıkgöz, kurnaz, cingöz. 2. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 3. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili.
çizi kelimesinin mecaz anlamı Tutum, davranış.
yakmak kelimesinin mecaz anlamı Şiddetli aşk telkin etmek.
sayvan kelimesinin mecaz anlamı Kulak kepçesi.
zımbalamak kelimesinin mecaz anlamı Öldürmek.
yaratmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak. 2. Bir şeyin olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak.
kir kelimesinin mecaz anlamı Utanılacak durum, leke, şaibe.
kara kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü, uyumsuz, uğursuz. 2. Yüz kızartıcı durum. 3. İftira.
mal kelimesinin mecaz anlamı Bayağı, aşağılık kimse.
ipsiz kelimesinin mecaz anlamı Haylaz, serseri.
angarya kelimesinin mecaz anlamı Usandırıcı, bıktırıcı, zorla yapılan iş.
tükenmek kelimesinin mecaz anlamı Güçsüzleşmek.
çifteli kelimesinin mecaz anlamı Tek durmaz, şuna buna çatan veya sakar olan (kimse).
kısıtlamak kelimesinin mecaz anlamı Sınırlamak, daraltmak.
sıyırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Çekip kurtarmak. 2. Aklını yitirmek.
bulutlanmak kelimesinin mecaz anlamı Kederlenmek, hüzünlenmek.