1. Ansızın tehlikeli bir şey meydana gelmek.
2. Çok sıkılmak, sıkıntı ve sabırsızlığını belli etmek.
3. Aşırı tepki göstermek.
4. Ansızın bir gürültü duyulmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
aşındırmak kelimesinin mecaz anlamı Bir yere pek çok gidip gelmek.
allak bullak olmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Karışmak. 2. Şaşkına dönmek.
aforoz etmek kelimesinin mecaz anlamı Darılıp biriyle konuşmamak, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırmak, toplum tarafında dışlanmak.
süpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Tüketmek. 2. Çıkarıp atmak, kovmak.
gerdan kırmak kelimesinin mecaz anlamı Boynu, başı geriye oynatarak büyüklük taslar bir durum almak.
paralanmak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte çok çaba ve özen göstererek uğraşmak.
derinlik kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konunun veya durumun özü. 2. En duyarlı nokta. 3. Karanlık, bilinmeyen dönem.
ileri kelimesinin mecaz anlamı Benzerlerini geride bırakmış.
milat kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir olayın başlangıcı.
koltukçu kelimesinin mecaz anlamı Yüze karşı övmeyi huy edinen.
ucuz kelimesinin mecaz anlamı 1. Az emekle elde edilen. 2. Adi, bozuk.
yara kelimesinin mecaz anlamı Dert, üzüntü, acı.
balçık kelimesinin mecaz anlamı Güçlük çıkartan.
harbi kelimesinin mecaz anlamı Doğru, hilesiz, temiz, mert.
sakat kelimesinin mecaz anlamı Bozuk ya da eksik.
aç kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok istekli, hevesli. 2. Gözü doymaz, haris.
dağ kelimesinin mecaz anlamı Büyük üzüntü, acı.
çok yönlü kelimesinin mecaz anlamı Birçok konuda bilgi ve çalışması olan.
danışıklı dövüş kelimesinin mecaz anlamı Başkalarını aldatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış, şike.
sıvışık kelimesinin mecaz anlamı Yapışıp ayrılmayarak insanı rahatsız eden kimse.
sırıtmak kelimesinin mecaz anlamı Çirkince kendini belli etmek.
kıyas kelimesinin mecaz anlamı Tasım, bir tutumla karşılaştırma.
karın ağrısı kelimesinin mecaz anlamı 1. Çekilmeyen, sevilmeyen kimse. 2. Adı, niteliği bilinmeyen şey. 3. Huzursuzluk, rahatsızlık veren iş, olay veya düşünce.
diklenmek kelimesinin mecaz anlamı Birine karşı ters bir davranışta bulunmak, karşı gelmek, kafa tutmak.
gırtlak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yiyip içme. 2. Ses rengi, yapısı.
can kelimesinin mecaz anlamı Çok içten ve sevimli, şirin.
rahmet kelimesinin mecaz anlamı Yağmur.
battal kelimesinin mecaz anlamı İşe yaramaz, kullanılmaz.
alamet kelimesinin mecaz anlamı Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne.
kirletmek kelimesinin mecaz anlamı Namusuna, onuruna zarar verecek bir suç yüklemek, lekelemek.