boğaz kelimesinin mecaz anlamı

boğaz kelimesinin mecaz anlamı:
Yiyeceği içeceği sağlanan kimse.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

çelikleşmek kelimesinin mecaz anlamı Çelik gibi sağlam olmak.

piston kelimesinin mecaz anlamı Arka, iltimas.

miyar kelimesinin mecaz anlamı Ölçüt, ölçü.

eritmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Harcayıp tüketmek. 2. Çok üzmek. 3. Zayıflatmak.

alamet kelimesinin mecaz anlamı Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne.

göbel kelimesinin mecaz anlamı Babası belli olmayan çocuk, piç.

delalet kelimesinin mecaz anlamı İz, işaret.

ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.

çaylak kelimesinin mecaz anlamı Toy, tecrübesiz, acemi.

cıvık kelimesinin mecaz anlamı Soğuk ve can sıkıcı şakalar yapan (kimse).

yıkılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak. 2. Yok olmak, mahvolmak. 3. Yüklenmek.

balçık kelimesinin mecaz anlamı Güçlük çıkartan.

zalim kelimesinin mecaz anlamı Acımasız, kıyıcı.

ip kelimesinin mecaz anlamı Asarak öldürme cezası.

burulmak kelimesinin mecaz anlamı Alınıp incinerek küskünlük göstermek, gücenmek.

incinmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse, üstün olan birinin kendisine karşı olan herhangi bir hareketinden acı duymak, üzüntü duymak, gücenmek, kırılmak.

şişirmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Abartmak. 2. Bir sözü veya yazıyı gereksiz yere uzatmak. 3. Baştan savma iş görmek.

hararet kelimesinin mecaz anlamı Coşkunluk, ateşlilik.

alıcı kelimesinin mecaz anlamı Azrail.

boyamak kelimesinin mecaz anlamı Ağır söz söylemek, aşağılamak.

taşmak kelimesinin mecaz anlamı Öfke, sabırsızlık, coşku veya fazla heyecandan kendini tutamamak.

göğüslemek kelimesinin mecaz anlamı Karşı durmak, engel olmak, direnmek.

çulsuz kelimesinin mecaz anlamı Varlıksız, parasız.

çember kelimesinin mecaz anlamı Aşılması, çözümü güç durum.

omurga kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin varlığı ile ilgili en önemli bölümü, temel, belkemiği, esas.

cırboğa kelimesinin mecaz anlamı Halk ağzında cılız çocuk.

minyatür kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin küçük ölçekte kopyası veya benzeri.

sirayet etmek kelimesinin mecaz anlamı Yayılmak, dağılmak.

kök kelimesinin mecaz anlamı 1. Dip, temel, esas. 2. Kaynak, köken.

açı kelimesinin mecaz anlamı Bakış, görüş, anlayış biçimi.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü