Nema kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Beyyine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kanıt
Ünlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
Şair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ozan, Koşukcu
Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
Kesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
Mamacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
Ölme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabız
Ban Yağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ayniyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
Çevirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Dilmaç, Tercüman, Mütercim, Komütatör
Kavuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serpuş; Sidik Torbası, Mesane
Süs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Bezek, Ziynet
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Gütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevk Etmek, Yönetmek, Sürmek, İzlemek, Otarmak, Takip Etmek, İdare Etmek
Anık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
İrileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahame
Yatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
Empresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Belemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulamak
Firak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
Pudra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirşan
Şaşırtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Tiyatro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
Finish kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varış, Varım
Aşna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
Açma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi, Şerh
Efor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
Sübut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Kanıtlama, Tanıtlanma, Meydana Çıkma
Laden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Rastık
Muamma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik, Bilinmezlik, Bilmece
Hizmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.