İnziva kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Terkidünyalık, Köşeye Çekilme, Suğma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nalbant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavcı, Takacı
Habaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
Kati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin, Değişmez, Mutlak, Maktu, Somut
Patlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
Mucitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık
Alelumum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle, Genel Olarak, Bütün
Elverişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yarışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pist
Tarafgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
Fahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünç
Çalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet
Delegasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci Kurul
Ülgüç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
Malumat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
Hakikaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Fiilen, Gerçekten, Nitekim, Sahiden
Kumandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komutan
İlçebay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
Temkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma
Tuğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorguç
Kofa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Üstün Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Daralmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Sıkılaşmak, Bunalmak, Azalmak, Küçülmek, Zayıflamak
Duygulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassis Olmak
Ayakkabı Çekeceği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerata
Mağlup Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sındırmak, Yenmek
İlk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
Daüssıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
Yetersizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
Müşahede Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
Zelil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hor Görülen, Aşağılanan
Kombinezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.