Çalışmamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Durmak, Yatmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhakeme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Yargılamak
Abatlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşmek, Şenlenmek, Yakşılaşmak
Temizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtmak, Almak, Çalmak, Kazımak, Öldürmek, Tüketmek, Yok Etmek
Titr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı San
Yardımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muavin, Yamak, Yâr, Yaver, Asistan
Lekesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
Müşavere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstişare
Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üst Dikili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
Faktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unsur, Etmen, Etken
Çevrelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kuşatmak, Sarmak, Sınırlamak, İhata Etmek, Tahdit Etmek
Network kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilişim Ağı
Selemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not
Asilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
Küsurat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
Döner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönme Kebap
Kefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
Bâtın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
Şamil Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
Oturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
Tutarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Ruhsatname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
Şapadanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Nakzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Bambaşka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apayrı, Değişik, Büsbütün Başka, Farklı
Haysiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu, Kişilikli
Devlet Evi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lojman
Soğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıklık, Kanaatkarlık
Boyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal, Sorumluluk, Üzeri
Diktafon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünalga
Aksi Cevap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepki
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.