Kefalet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kefillik, Zaminlik, Oğalık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şarj Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
Yaşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
Bağlaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik
Boşalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhihal Etmek, Deşarj Olmak
Vasıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Mahiyet
İleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Müterakki, Sonra
Beslek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hizmetçi
Türbülans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sersemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
Esirgememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak
Fanus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camyuvar
Doğuşlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil
Amil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
Esbabımucibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
Taşımacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat
Cuma Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
Meraklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Umursamak, Tasalanmak, Üzülmek
Karayazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
Aynagöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
Muhmel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
Sabah Sabah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
Edebiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazın, Literatür
Uçarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Hovarda, Haşarı, Bozgun, Havai, Sefih, Aşırı, Çapkın
İhtiyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
Caygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönek
Baş Bezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mendil
Palavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
Tamuğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Batıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
Sımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Kırmak, Yenmek
Bestelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.