Şefkat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sevecenlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kankızıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
Kanara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salhane, Mezbaha
Olur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
Teessürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Peydahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Gut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damla Hastalığı, Nıkris
Ortaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
Limited kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Barışçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever
Ocumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
Sarih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgin, Belirgin, Açık, Aydın, Belli
Allah'a Ismarladık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşça Kal, Hüdahafız, Selamat Kalın
İyileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirilmek, Kaynamak, Yakşılaşmak, Salah Bulmak
Abuk Sabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Subuk
Dış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Hariç
Paragraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümce, Fıkra
Kalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan
İthalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
Görüşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet, Konuşma, Musahabe, Mülakat, Müzakere, Temas, Ziyaret
Eksantrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
Ünsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Komünikasyon, Ahbaplık, Arkadaşlık, Alışkanlık
Yaraşırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
Etraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
Nesiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı
İclas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
Nazikâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edeple
Öykü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hikâye
Kısır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Yararsız, Yoz
Tarihi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarihsel
Şöhretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
Yenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet
Prodüktörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcılık, Üreticilik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.