Gut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Damla Hastalığı, Nıkris
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tıpçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkbilimci
Ekstre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Özüt, Öz
Soğutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
Geçişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
Devretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale
Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
Kurulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Lösemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sutaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz
Tepecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Biçim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Form, Tarz, Eşkâl, Hat, Kalıp, Merkez, Minval, Suret
Hır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
Kıvırcık Koyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
Aynaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık
Sahiplenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
Taaffün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
Haydavcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Acılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylamak, Sançmak, Zehirlemek
Yükselti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım, İrtifa, Tümsek, Yükseklik
Personel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
Şehvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösnü
Soğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk
Sıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
Konusunda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dair
Lakırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Konuşkan
Kereste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalas
İsteyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talip
Künh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Öz
Öyküler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
Pişmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.