Şapalaklamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Tokatlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
Öbürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
Kökler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul
İdam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmak
Cumhuriyet Altını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhuriyet
İvmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
Vetire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
Hasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şatır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
Cihet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
İhtiyaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinim
Seğrimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seğirmek
Cafcaflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
İlenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
Taaccüp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
Metafizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaötesi, Fizikötesi
Müfettiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Koşut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa, Paralel, Muvazi
Mülemma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karma
Sıcacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi, Sevimli
Kahpecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Tevessül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
İnan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat
Olay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
Teadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
Görgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
Dökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
Örekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimar
Nebati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkisel
Lento kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunduruk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.