Öbürü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arakçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takke
Kısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
Gidişat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Davranış, Tutum
Sakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
Sınıflama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
Sefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
Sakıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtenip
Örneksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yalıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
Fevkettabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
Sürtünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürünmek
Cırttan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Safra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öd
Kaynama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran, Galeyan, Kaynak
Yalandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Üstünkörü, Sureta, Yalancıktan
Uzun Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılan
Allık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Al
Muadil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit, Dengeşik, Denk, Eşdeğer
Fütur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
Hemfikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
Barometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
Acınaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
Aldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak, Aldatılmak, Atlamak, Avunmak, Kanmak, Yutmak
Müeddep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepli, Uslu
Basık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
Bencileyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benim Gibi
Tanrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Kara Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar
Sargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
Elçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
Dolgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.