Şamatalı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gürültülü, Patırtılı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Abuk Subuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
Bacarıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf
Özür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Davranış, Eylem, Hareket, İş, Edim
Uymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
Depo Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
Kesafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Yoğunluk
Dizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dönemeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım, Viraj
Amansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
Boylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek
Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
Kült kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapma, Tapınma; Din; Dinsel Tören, İbadet, Ayin
Ululuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heybet
Yalaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
Seviyesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysizlik
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Sağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
Uykulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur
Sakaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Dam
Potin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
Kehanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâhinlik
Cins kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Çeşit, Garip, Kabil, Kök, Nev, Soy, Tuhaf, Tür, Zümre
Maliyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Gün Ortası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
Mirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyim
İşare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
Hazımsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sindirimsizlik
İhdas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarma
Bâtın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
Hikâye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Kıssa, Olay
Softa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.