Cins kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Asıl, Çeşit, Garip, Kabil, Kök, Nev, Soy, Tuhaf, Tür, Zümre
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
Şanslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu
Cali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
Eden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail
Kûhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız
Haylaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
Tembel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç
Taayyün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
El Âlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, El Gün, Yabancılar
Belki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel olarak, Olabilir Ki, Olsa Olsa, İhtimal, Tersine Olarak
Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
Tir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalas, Tomruk
Verimkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Ejderha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Ejder, Büyük Yılan
Otosansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
İçki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam, İçecek, İspirto, Tütsü
Kılavuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
Şevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, Neşe, Sevinç, Arzu, Sevgi
Tasfiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
Serdabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
Kültürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın
Tevazukâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
Mağdurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Şişlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiş
Kızgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
Basma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Matbu, Tezek
Gerçekçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realizm
Daldalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak
Tutarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.