İcabet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dil Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
Şaka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
Mücavir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
Yıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz, Göçük, Virane, Viranelik
Karılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
Rica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
Zihayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Neşeli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Kavram, Mefhum, Netice, Sonuç, Diyem, Yorum
Anaokulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
Berber Dükkânı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay
Çevrimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
Tuhafiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçici
Soygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Yağma
Medet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmdat, Yardım
Topyekûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümden, Toptan, Hamı, Umumi
Dışında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricinde
Ayrımsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
Alındı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makbuz
Hasse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu
Koruyuculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
Lekelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
Kurtulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
Tefeyyüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Esef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
Sessizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
Ekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
Antrepo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Belirten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamlayan
Yalvarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.