Üretmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Külhani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Serseri
Gıpta Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmrenmek
İntibak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Uymak
Sultanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
Dekoratör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
Mızraklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargılı
Tapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
Tutulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
Toplanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
Laiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
Referans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Kaynak, Tavsiye, Tanıtmalık, Yeterlilik
Kovculuklar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
Radikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
Mimoza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amber Çiçeği
Kanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
Tükenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
Murat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, İstemek
İntizar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
Uygun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Sığmak, Yakışmak, Yaklaşmak
Kökler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul
Tahliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltma, Salıverme, Serbest Bırakma
Anormal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan Dışı, Sıra Dışı, Dengesiz, Aykırı, Aşırı, Düzgüsüz, Davranışı Bozuk, Deli
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Çiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
Harislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırs
Mülteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
Dahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
Zamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırımsız
Asma Bıyığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülük
Tadilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
Komisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.